Günlerden 13 Ocak Cumartesi, bir Düşle Düşme atölye günü için yine Tepeören Yerleşkesindeydik. Cemil Türker Ortaokulu’nun sorumlu öğretmeni Mesut Altınay, coğrafya öğretmenimiz, proje koordinatörü Başak Salimoğlu ve ben öğle yemeğinde öğrencilerimizin yaptığı lezzetli pizzayı yiyorduk.
Adının Kerem olduğunu sonradan öğrendiğim bir öğrencimiz yanımıza geldi. Küçük öğrencilerin dışarıda futbol oynamak istediklerini, hava soğuk olduğu için bizden onay almak istediğini söyledi. Mesut öğretmen izin vermek istemedi. Kerem bir önceki atölye buluşmasında yağmur yağdığı için dışarıda oynayamadıklarını belirtti. Mesut öğretmen yine izin vermedi. Bunun üzerine Kerem çok hevesli olduklarını, kramponlarını bile getirdiklerini, kendisine çok ısrar ettiklerini anlattı. Biz çoktan pes eder ve izin verirdik ama Mesut öğretmen havanın çok soğuk olduğunu, hastalanabileceklerini söyleyerek kesin bir biçimde isteği reddetti.
Kerem üzüldü ama artık söyleyebileceği bir şey yoktu. Kendisini heyecanla bekleyen küçüklerin yanına gitti ve sonucu onlarla paylaştı.
Başak öğretmenimizden, sonradan öğrendim ki Kerem sadece bir önceki atölyede görevliymiş. Bu atölyeden bir gün önce Başak öğretmenin yanına gelip yine katılmak için izin istemiş ve almış. Ayrıca öğrendim ki, Kerem o güne kadar başı pek dertten kurtulmayan, disiplin kurulunun karşına çok kez çıkmak zorunda kalan bir öğrenci imiş.
Kurallara uyma konusunda sıkıntılar yaşayan Kerem o gün, hiç katılmadığı ve hoşlanmadığı bir kuralı, yine hiç hoşlanmayacak bir grup karşısında savunmak durumunda kaldı. Başka bir seçenek üreterek küçüklerin gönlünü almaya çalıştı.
Kerem o gün ne ceza aldı, ne de ödül. Ancak, her ikisinin de ötesinde bir kazanım yaşadı. Düşle Düşme Projesi’nin sadece Cemil Türker Ortaokulu öğrencilerine bir şeyler öğretmediğini, bizim öğrencilerimize de çok şey kattığını zaten biliyorduk ama Kerem bize tahminimizin de ötesinde bir deneyim yaşattı.
Öğrencilerimizde istenmeyen davranışları azaltarak, onları toplum içinde uyumlu ve faydalı bireyler, aktif vatandaşlar olarak yetiştirmenin en iyi yollarından birinin onların bizzat bu tarz deneyimler yaşamalarına olanak sağlamak olduğunu bir kez daha gördük.
Keşke Düşle Düşme benzeri projeleri her iki yerleşkemizde de daha da yaygınlaştırabilsek…
Mine Koçak Yalaz
Sosyal Bilimler ve Felsefe Bölüm Başkanı