Terakki’nin 15 – 16 Mayıs’ta ev sahipliğini yaptığı gelenekselleşen Terakki Tarih Günleri’nin on altıncısının konusu “Felaketi Yüzüncü Yılında Anmak” başlığı altında Birinci Dünya Savaşı oldu. Misafir okullar ise İstanbul Amerikan Robert Lisesi ve Nişantaşı Işık Lisesi’ydi.
Bundan 15 yıl önce Osmanlı’yı kendisine konu edinerek başlayan Terakki Tarih Günleri, ilgi alanlarını tarihsel mekanlar, kimlikler ve dönemlerden, tarihsel kavramlara doğru yöneltti. Son yıllarında bir yandan “milliyetçilik, yurttaşlık, demokratikleşme, hoşgörü, öteki” gibi günümüzün şartlanmışlıklarla, önyargılarla dolu kavramlarını ve bu kavramlara bağlı sorunlarını konu edinmeye ve tartışmaya açarken, bir yandan da “hoşgörülü olmak, eleştiri kültürüne sahip olmak, farklılıkları yaşatmak, özgürleşmek” gibi ülkemiz ve dünyamız insanlarının ihtiyaç duyduğu değerleri, tarihsel bir perspektiften bakarak anlamaya ve anlatmaya çalıştı.
Etkinliğin birinci gününde okullar sunumlarını yaptılar ve bu sunumlarla ilgili öğrenci arkadaşlarından gelen soruları cevapladılar.
Etkinliğin ikinci gününde atölye çalışmasında savaşın anlamını ele alan öğrenciler, “Savaş ne zaman anlam kazanır?”, “Savaşa anlamlar yüklenmesinin ve bu doğrultuda insanların birbirlerini öldürmesinin koşulları nasıl hazırlanır?”, “Savaşı anlamsız hale getirmenin koşulları nelerdir?” sorularına cevap aradılar. Bu çalışma sonucunda duyuracakları bir bildirge hazırladılar. Aynı gün öğleden sonra ise İstanbul Şehir Üniversitesi’nden Prof. Dr. Ferhat Kentel ve Yrd. Doç. Dr. Kahraman Şakul konu ile ilgili birikimini öğrencilerle paylaştı.
Yrd. Doç. Dr. Kahraman Şakul, Çanakkale Savaşı’na odaklanarak, özellikle Dünya savaşı ile ilgili önyargılara, şartlanmışlıklara ve çarpıtmalara dayalı bilgilendirmenin etkilerinden söz etti. Bu bilgilendirme ile ilgili dünyadan ve Türkiye’den örnekler verdi. Prof. Dr. Ferhat Kentel ise savaşın sosyolojisinden söz ederken, savaşı oluşturan tüm etkenlerle ilgili görüşlerini aktardı. Bu etkenlerin oluşturduğu sistemlerin ve ideolojilerin savaşı nasıl kaçınılmaz hale getirdiğinden söz etti. Akademisyenler öğrencilerden gelen soruları cevaplayarak, konuşmalarına son verdiler.
Misafir okullar ve Terakkili öğrencilerin atölye çalışmasında ortaya çıkardıkları bildirge, “son söz gençlerin olmalı” anlayışı doğrultusunda duyurulduktan sonra “Terakki Tarih Günleri 16” sona erdi.
Mayıs 2014