Terakkili Öğrenciler Avrupa’nın Önde Gelen Bilim Merkezlerini Ziyaret Etti

889

Her iki yerleşkemizden lise öğrencilerimiz, 28 Nisan – 1 Mayıs tarihleri arasında İsviçre ve Almanya’da seçkin üniversiteleri, bilim merkezleri, müzeler ve eğlence parklarını da içeren Bilimsel Avrupa Gezisi’ne katıldılar.

Gezinin birinci gününde ilk ziyaret rotası Paul Scherrer Institute (PSI) idi. Yılda 2500’den fazla bilim insanın görev aldığı dünyaca ünlü bilim ve araştırma merkezi PSI ziyaretinde öğrencilerimiz süper iletkenlik ve atom altı parçacıkları gözlemlemek amacıyla buhar odası konulu atölye çalışmalarına katıldılar.

Günün ikinci durağı ise 1833 yılında kurulan ve İsviçre’nin en büyük üniversitesi, kıta Avrupa’sının en iyi üniversitesi olarak anılan, ünlü fizikçi Albert Einstein, Wolfgang Pauli, John von Neumann gibi ünlü bilim insanlarının mezun olduğu, fizik alanında 9, toplamda 31 Nobel ödüllü ETH Zürih Üniversitesi kampüsünü tanıdılar. Gezi boyunca bilim insanları ve değişik seviyelerdeki uluslararası öğrenciler ile bir araya gelerek, yapılan çalışmalar ev kariyer planlamaya yönelik fikir alışverişinde bulundular. Günün geri kalanında Zürih şehir merkezinde İsviçre’nin çoklu kültür ve tarih öğelerini yerinde gözlemleme şansı buldular.

Gezinin ikinci gününde ilk durağımız, Winterthur şehrinde bulunan büyüleyici bir bilimsel araştırma ve keşif merkezi olan İsviçre Bilim Merkezi Technorama’ydı. Etkileşimli ve uygulamalı sergileriyle tanınan Technorama, merak uyandıran ve doğal dünya ile bilimsel ilkelerin daha derinden anlaşılmasını destekleyen merkezde öğrencilerimiz fizik, kimya, biyoloji ile teknolojinin çok değişik alanlarını kapsayan çeşitli deney ve etkinliklere katıldılar. Merkezin bilim eğitimine yenilikçi yaklaşımı, öğrencilerimizi doğrudan katılım yoluyla sorgulamaya, deney yapmaya ve öğrenmeye teşvik ederek, üniversite ve yüksek öğretime yönelik çağdaş, yenilikçi ve bilimsel bir vizyon edinmeleri konusunda ilham kaynağı oldu.

Gezinin eğlenceli duraklarından birisi ise fiziğin hayat bulduğu, Almanya’nın Rust şehrinde bulunan Europa-Park tema parkı idi. Öğrencilerimiz heyecan verici yolculuklara çıktıkça, heyecan verici bir fizik deneyinin de farkında olmadan katılımcıları haline geldiler. Roller coaster’lara binen öğrencilerimiz hızlanma, hız ve momentumun güçlü kuvvetlerini deneyimlerken, kalp atışlarını hızlandıran Newton mekaniğinin ilkelerini iliklerine kadar hissettiler. Değişik parkurlarda yerçekiminin ve g kuvvetlerinin canlandırıcı etkilerini, açısal momentum ve merkezcil kuvvetin canlılar ve cisimler üzerindeki etkilerini gözlemleme olanağı buldular. Bu heyecan verici deneyimler sayesinde Europa-Park, eğlence ve eğitimi kusursuz bir şekilde harmanlayarak, fizik yasalarının dünyanın her yerinde ve her an iş başında olduğuna tanıklık etmek için hayranlık uyandıran bir fırsat sundu.

Almanya, Stuttgart’ta bulunan Porsche Müzesi, otomotiv mühendisliği alanında fizik ve teknolojinin kusursuz entegrasyonunu sergileyen büyüleyici bir destinasyondu. Öğrencilerimiz, müzeyi keşfederken, kendilerini bilimsel ilkelerin, yenilik ve inovasyonun yönlendirdiği bir dünyaya kendilerini kaptırdılar. Porsche araçlarının zarif ve aerodinamik tasarımı, sürtünmeyi azaltan ve performansı artıran akışkan dinamiğinin uygulanmasına örnek teşkil etmekte; yüksek performanslı motorlar ise güç ve verimliliğin hassas bir şekilde dengelendiği mekanik, termodinamik ve yanma fiziği arasındaki karmaşık etkileşimi göstermekte. Karbon fiber kompozitler gibi gelişmiş malzemeler, hafif ama güçlü yapılar oluşturmak için fizik ve malzeme biliminin evliliğini vurgulayarak öne çıkmakta. Müzede sergilenen her bir parça otomotiv mükemmelliğinin geleceğini şekillendirmede fizik ve teknolojinin gücünün bir kanıtı olarak öğrencilerimizin kariyer planlamalarında da önemli bir yer tutacak.

Gezimizde yer alan Basel, Colmar ve Stuttgart, öğrenciler için kültürel, tarihi ve doğal cazibe merkezlerinin bir karışımını sundu. Canlı sanat ortamı ve pitoresk Eski Kenti ile tanınan Basel, çok sayıda müzesi, galerisi ve simge yapılarıyla zengin bir kültürel deneyim yaşama olanağı ve alışveriş yapma imkanları sunarken, büyüleyici ortaçağ mimarisi ve rengarenk yarı ahşap evleriyle Colmar, öğretmen ve öğrencilerimizi geçmişe götürdü. Baden-Württemberg’in başkenti Stuttgart, modernliği, Alman otomotiv mükemmelliğini kutlayan Porsche ve Mercedes-Benz Müzeleri de dâhil olmak üzere endüstriyel mirasıyla herkesi büyüledi.

Gezi sonrasında Levent Yerleşkemizden öğrencimiz Cem Koçak (11 IB H) gezi ile ilgili deneyimlerini şu şekilde ifade etti: “Bilimsel Avrupa Gezisi benim için çok etkileyici, eğlenceli ve faydalı bir gezi oldu. İlk gün İsviçre’nin Zürih şehrinde gezdiğimiz “ETH Zürih” Üniversitesi’nin kampüsü ve gezdiğimiz derslikleri, hem mimarisiyle hem de içeride gördüğüm  öğrenciler ile beni çok etkiledi. Ayrıca bize rehberlik eden lisansüstü öğrencisi ile sohbet ederek direkt olarak bu okuldaki öğrencilik hayatı hakkında bilgi edindim. Aynı gün gittiğimiz diğer Üniversite olan Zürih Üniversitesinde ise katıldığımız kırk dakikalık iki workshop ta öğrendiklerim ve deneyimlerimin ilerideki Üniversite hayatımla ilgili bana fikir kazandırdığını düşünüyorum. Gezimizin ikinci günü gittiğimiz “Swiss Science Center Technorama” da ise IB fizik dersinde öğrendiğim kavramlar ve konular ile ilgili sayısız deney yapma ve böylece öğrendiklerimi de pekiştirme fırsatı buldum. Beni gezi boyunca en etkileyen yer de üç kata sahip, yüzlerce fizik deneyi ve içerisinde kimya-biyoloji laboratuvarları bulunduran bu deney merkezi oldu. Almanya’da ise Avrupa’nın en büyük eğlence merkezi olan “Europa Park” a gittik. Burada neredeyse bütün Avrupa ülkelerinin kendilerine özgün inşa edilen, kültürlerini yansıtan temalardaki hız trenlerine binerek ve gösterileri izleyerek çok eğlendim.”

Levent yerleşkemizden Elif Sural (Fen 11), düşüncelerini “Bilimsel Avrupa Gezisi benim için hem akademik hem de sosyal anlamda oldukça faydalı oldu. Avrupa’nın en iyi üniversitelerinden Universität Zürich ve ETH Zürih Üniversitelerini tanımak, onların kampüslerini gezmek beni heyecanlandırdı. Farklı üniversiteleri görmek kendi üniversite seçimi yolculuğumda da bana fikir veriyor. Bununla birlikte orada katıldığımız workshoplarda edindiğimiz bilgiler ve gözlemlediğimiz deneyler bilime ilgili bir fen lisesi öğrencisi olarak benim çok ilgimi çekti. Ayrıca gittiğimiz bilim merkezi Technorama da bilime meraklı biri için oldukça heyecan vericiydi. Orada da birçok etkileyici deneyi gözlemleme fırsatım oldu. Bilimsel Avrupa Gezisi akademik katkılarının yanı sıra sosyal hayatıma da çok yararlıydı. Birçok insanla tanışıp onlarla birlikte birkaç gün geçirme, ilk defa bulunduğum yerlerde yanımda hep alışık olduğumun aksine ailem olmadan kendi başıma olmayı deneyimleme imkânım olduğu için bu gezi benim için çok keyifliydi. Kısacası Bilimsel Avrupa gezisi hem bilimsel anlamda hem de eğlence anlamında çok güzeldi.” sözleriyle paylaştı.

Tepeören Yerleşkemizden öğrencimiz Derin Alaçal’ın (11A) Bilimsel Avrupa gezisi hakkındaki görüşleri ise şöyleydi: “Öncelikle Avrupa bilim gezisinde çok eğlenceli vakit geçirdiğimi söylemek istiyorum. Bu gezide, Zürich Üniversitesinin laboratuvar ortamında gerçekleştirdiğimiz manyetik alan ve atomların hareketleri hakkında gerçekleştirilen deneyleri gözlemleme fırsatında bulunduk. İsviçre’nin bilim merkezi olarak bilinen Technorama’da fizik derslerimizde öğrendiğimiz olayların hayata geçirilmiş deney ve oyun düzenekleri ile vakit geçirdik. Avrupa bilim gezisinin beni en çok etkileyen yanı öncelikli olarak fizik alanı olmak üzere birçok bilim dalından interaktif bir biçimde deneyler gözlemlemek oldu. Bize eşlik eden bütün öğretmenlerimiz ve tur rehberimize de yeniden teşekkür ediyorum.”